Gözlerim sevdiğim kadının belki binlerce kez öpmekten yorulmadığım, bıkmadığım, her tadışımda farklı duygularla aklımı başımdan alan dudaklarına kaydığında saat sabaha karşı 4:23’tü. Üzerinden yarım kelebek ömrü geçtiğinde ise artık boynunda can vermek için çok geçti. Herşey çoktan bencilliğin yavşak rahatlığına kavuşmuş ve yok olmuştu..
Çıplak ayakları ile yürürken toprağın 5 karış altında keyiflenmiycek misin oğlum? Geniş bahçeeye açılan kapının önündeki sofada sabaha karşı uyandığımda çıplak bedenimin ateş gibi yandığını hissediyordum lakin üzerimde ne bir giyecek elbise ne de örtünebileceğim örtü vardı. Gece tüm ağırlığıyla üzerimdeydi ve beni hala bu düşünce sıcak tutuyordu. Ve sen dün gece yanımda başladığın ve sabaha karşı bitirdiğin hikayeni sırtımdan omuzlarıma doğru yazıp bitirmiştin bile. — Siz kızlar bazen öylesine yaptığımız şeylere dahi doğa üstü anlamlar yüklüyorsunuz. Ama bu biz erkeklerin fecii hoşuna gidiyor.
Yorumlar